KURUMSAL
ABDURRAHMAN AKPINAR Yazarın Tüm Yazıları
TÜRKÇE ÖÄžRETMENÄ°
2022-2023 EÄŸitim-öÄŸretim yılının ilk dönemini bitirdik. Kimi çocuklarımız karnelerini sevinçle alırken kimileri de bu sevinci yaÅŸayamadı. Eskiden karne günlerini heyecanla beklerdik. Takdir veya teÅŸekkür alacağımızı son dakikada öÄŸrenirdik. E-Okul uygulaması her ne kadar güzel bir uygulama olsa da maalesef bu heyecanı ortadan kaldırdı. Çocuklar günler öncesinden notlarını öÄŸrenebiliyorlar. O yüzden ÅŸimdi sınıflarda o eski heyecan maalesef yok.
Eski heyecan yok. Bu durum çok da sıkıntılı veya üzücü deÄŸil. Asıl bu yazıda üzerinde durmak istediÄŸim nokta – sizler de belki sosyal medyadan veya TV kanallarından izlemiÅŸsinizdir – bir öÄŸrencinin karnesini aldıktan sonra göstermiÅŸ olduÄŸu tavırdır. Aldığı karnesini öÄŸretmeninin önünde büyük bir mutlulukla yırtıp atan bu öÄŸrencinin tavırları aslında gelmekte olan fırtınanın habercisi konumunda. O karne netice itibariyle bir kâğıt parçasıdır belki ama onun içerisinde yer alan notlar ve deÄŸerlendirmeler kendi çabalarının oraya yansımasıdır. Bu olay bir kahramanlık deÄŸil; aksine kendisine attığı bir tokattır. Peki, bu öÄŸrenciler bu noktaya nasıl geldi? Bu soruyu soruyor muyuz kendimize?
Yeni nesil eÄŸitim sistemiyle birlikte öÄŸrenciyi merkeze alan eÄŸitim anlayışı maalesef yan etkilerini çok acı bir ÅŸekilde bizim ülkemizde göstermeye devam ediyor. Eskiden olduÄŸu gibi öÄŸretmenin sürekli korkutan ve döven eÄŸitim anlayışını da savunmuyorum. O da doÄŸru deÄŸildi. Ancak öÄŸrencinin dokunulmaz olduÄŸu bu sistem de maalesef bazı deÄŸerlerimizi yerle bir ediyor. ÖÄŸretmenin saygınlığının ayaklar altına alınması hoÅŸ olmayan manzaralar ortaya çıkarıyor.
ÖÄŸrencisini koruma ve tabiri caizse ezdirmeme mantığına bürünmüÅŸ bazı veliler de yukarıda bahsettiÄŸimiz durumların ortaya çıkmasına sebep oluyor. Sadece okulda bir olay olduÄŸunda okula gelen ebeveynler maalesef çocuklarından çok farklı bir dünyada yaşıyorlar. Ellerinde telefon ve tabletler ile farklı dünyalarda yaÅŸayan bu çocuklara bir de dokunulmazlık zırhını giydirdiÄŸinizde ortaya çıkan görüntü gelecek adına ümit vermiyor. Hayır demediÄŸimiz ve isteklerinin hepsi karşılanan, biz yaÅŸamadık onlar yaÅŸasın düÅŸüncesinin tezahürü sonucu yetiÅŸen bu nesil, sanal dünyanın bir esiri olarak karşımızda duruyor. Gerçek dünyanın gerçekliÄŸinden kendilerini soyutlamış bir haldeler. Oyunlarda öldürdükleri kiÅŸilerin tekrar canlanıyor olması çevrelerine daha rahat zarar verebilme düÅŸüncesini aşılıyor. Bu ve benzeri durumların kontrolü ailede veli tarafından saÄŸlanmadıkça saÄŸlıklı bireyler yetiÅŸmeyecektir. EÄŸitim ve ÖÄŸretim, okul aile ekseninde çatışmalar üzerine deÄŸil karşılıklı anlayış ve saygı çerçevesi üzerine kurulmalıdır.
GeleceÄŸimizi emanet edeceÄŸimiz çocuklarımızı iyi bir insan olarak yetiÅŸtirmek için öncelikle kendimizi eÄŸitmeli ve onlara model olmalıyız. Ünlü bilim insanı Ä°bn-i Haldun’un ÅŸu sözü ile yazımı bitirmek istiyorum. Kendisine çocuklarımızı nasıl yetiÅŸtirelim diyen insanlara karşı ÅŸu cevabı vermiÅŸtir: “Siz kendinizi yetiÅŸtirin. Çünkü çocuklarınız sizi örnek alacaktır.”