KURUMSAL
CUMALİ AKPINAR Yazarın Tüm Yazıları
SAÄžLIK PERSONELÄ°
AÅžI NEDÄ°R, NASIL ETKÄ° YAPAR?
Ä°nsan ve hayvanlarda hastalık yapma yeteneÄŸinde olan virüs, bakteri vb. mikropların hastalık yapma özelliklerinden arındırılarak ya da bazı mikropların salgıladığı toksinlerin etkileri ortadan kaldırılarak geliÅŸtirilen biyolojik ürünlere aşı denir.
Aşı, insanları hastalıklardan ve hastalıkların neden olduÄŸu sonuçlardan koruyabilmek için saÄŸlam ve risk altındaki kiÅŸilere uygulanır. Vücut bu ÅŸekli ile kendisine zarar vermeyen mikrop ya da toksinleri tanır ve onlara karşı bir savunma geliÅŸtirir. Böylece gerçek mikropla karşılaşıldığında önceden geliÅŸtirilmiÅŸ savunma sistemi ile savaşır ve kiÅŸi hastalığa yakalanmaz. Bu kiÅŸi artık o hastalığa karşı bağışıktır.
Sağlık Bakanlığı aşının tarifini ve mikroplara karşı nasıl etki yaptığını yukarıda okuduğunuz şekilde yapıyor.
Türkiye de 40 bine yakın aile çocuklarına aşı yaptırmıyor. Bu durum son yıllarda aşılara karşı yaÅŸanan aşı reddinden kaynaklanıyor. Bulaşıcı hastalıklara karşı yapılan aşıların çoÄŸu çocukluk döneminde yapılmaktadır. Çocukluk döneminde bu aşılar yaptırılmayınca ileri ki yaÅŸlarda bulaşıcı hastalıklar ortaya çıkıyor. Oysa geçmiÅŸte toplu ölümlere sebep olan birçok bulaşıcı hastalığın önüne aşılar sayesinde geçilmiÅŸtir. 1978 yılında çiçek hastalığı dünyadan yine aşı sayesinde silinmiÅŸtir.
Aşı reddi durumu Corona Virüste de söz konusudur. Aslında Corona Virüste aşı reddinden ziyade aşı tereddüdü yaÅŸanıyor. Corona Virüs yeni bir hastalık olduÄŸu için aşıları da yeni üretildi. Acaba yeni üretilen aşılar faydalı olacak mı, yan etkileri var mı? Dünyada ki derin yapılar aşıları kullanarak insanlara Çip mi yerleÅŸtirecekler gibi sorular da zihinlerimizi bulandırmıyor deÄŸil. Sebebi ise bu konuda ki bilgi kirliliÄŸinden kaynaklanıyor.
Aslında bu konuda herkes konuÅŸuyor ve bu alanda uzman olmayan kiÅŸilerin medya ve sosyal medyadaki açıklamaları toplumu aşı yaptırma konusunda tereddüde sevk ediyor. Bir Atasözümüz de ÅŸöyle denir. Yarım doktor candan, yarım hoca dinden eder. Bu Atasözümüzün yarım doktor candan eder kısmı tamda buraya uymakta.
Bu defada Corona Virüs salgınından korunmak için aşı yaptırmaya karar verdiysek hangi aşıdan yaptıralım? Sorusu çıkıyor karşımıza. Çin’de üretilen eski nesil aşılardan mı, yoksa Almanya gibi ülkelerde üretilen yeni nesil aşılardan mı? Bu sorulara cevap bulabilmemiz için hem eski nesil aşıları hem de yeni nesil aşıları tanımamız gerekiyor.
Şimdi bunları kısaca tanıyalım.
1)Ä°NAKTÄ°F(eski nesil) AÅžILAR
Hasta etme özelliÄŸini yitirmiÅŸ olan virüs vücuda verilerek, vücudun hastalığa karşı bağışıklık kazanması hedefleniyor. Aşılar bugüne kadar bu yöntem ile hazırlanmıştır. Bu tür aşılarda, aşının yapıldığı bölgede birkaç gün süren hafif aÄŸrı, kızarıklık ve vücutta biraz ateÅŸlenme haricinde herhangi bir yan etkisi bulunmuyor. Bu yan etkiler de aşı yaptıranların hepsinde deÄŸil bir kısmında görülüyor. Corona Virüs için geliÅŸtirilen ve Çin aşısı diye bilinen aşı da bu yöntemle elde edilen bir aşı türüdür.
Ülkemize Çin’den getirilecek olan bu aşının 3. Faz çalışmaları tamamlanınca önce saÄŸlık çalışanları ile 65 yaÅŸ üstü kiÅŸilere yapılacak. SaÄŸlık Bakanı Fahrettin KOCA, bu aşıyı kendisinin de yaptıracağını söyledi. Aşılar daha çok Ümmünoloji, Çocuk ve Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanlarının uÄŸraÅŸ alanıdır. Bu uzmanlar Çin aşısı olarak bilinen ve eski nesil yöntemlerle üretilen bu aşının güvenli olduÄŸunu ve (3. Faz çalışması sonrası) yaptırılması gerektiÄŸini söylüyorlar.
Aşılama bahanesi ile insanlara Çip yerleÅŸtirilip, onların takip edileceÄŸi yönünde ki iddiaların bu aşılar ile saÄŸlanmasının mümkün olmadığını belirtiyorlar. Eski nesil aşılar bugüne kadar hastalıkları önleme de baÅŸarılı olmuÅŸtur. Çin’den getirilen ve eski nesil aşılar olarak tabir edilen bu aşının hiç bir faydasının olmadığını düÅŸünelim, aşı yaptıran kiÅŸiye zararı da olmayacaktır.
2)mRNA(yeni nesil) AÅžILARI
Moderna ve BioNTech aşıları ise yeni bir yöntem olan mRNA tekniÄŸiyle üretiliyor. Bu aşılar kolaylıkla yüksek sayılarda üretilebilmektedir. Mesajcı RNA (mRNA), sentezlenecek bir proteinin amino asit dizisine karşılık gelen kimyasal ÅŸifreyi taşıyan bir moleküldür. Kısacası, virisü hücreye girmeden tanıyan ve savunma oluÅŸturan bir yöntemdir ve yeni bir yöntemdir. Uzmanlar bu yöntemin baÅŸarılı olup olmayacağını aşı denenip yan etkilerin izlendikten sonra karar verilebilecek bir durum olduÄŸunu söylüyorlar.
CORONA VÄ°RÜSTE Ä°LAÇ KULLANIMI
Corona virüste yapılan hatalardan biri de ilaç kullanımı ile ilgili. Gerek hastanede tedavi gören hastalara, gerekse filyasyon ekiplerince tedavilerine evlerinde devam edilen hastalara verilen ilaçlarla ilgili yaÅŸanan tereddütler bulunuyor. Bir defa da 8 tane ilaç bir hastaya içirilir mi ya da hastamız bu ilaçları kullanmaya baÅŸladıktan sonra durumu daha da kötüleÅŸti ya da bu ilaçları kullandıktan sonra hayatını kaybetti ÅŸeklinde ifadelerle de karşılaşıyoruz.
Bu durumda, toplumumuzda aşı konusu gibi yanlış anlaşılmış bir konudur. Bu ilaçların Corona Virüsün sebep olduÄŸu hastalıklara karşı en az %30 oranında tedaviye katkı saÄŸladığını, bu hastaların tedavilerini takip eden uzman hekimler söylemektedir. Corona Virüs de kullanılan ilaçların öldürdüÄŸü konusun da ki yanlış bilginin doÄŸrusu ÅŸu ÅŸekildedir. Ä°lk verildiÄŸinde 8 adet virilen Favikovir isimli ilaç, corona virüse karşı ilk Japonya ve Çin’de kullanılmıştır. Türkiye de bir ilaç firması eski tecrübelerinden yola çıkarak bu ilacı üretmiÅŸtir.
SaÄŸlık Bakanlığı da bilim kurulunun tavsiyeleri doÄŸrultusunda bu ilacın kullanılmasını önermiÅŸtir. Ä°lacı üreten firma ilacın miktarını(dozunu) düÅŸük tuttuÄŸu için sayıca fazla verilmektedir. Bunu ÅŸöyle açıklayayım. Ülkemizde antibiyotikler yetiÅŸkinlere genelde 1gr olarak verilmektedir. Bu ilaç ise 200mg olarak üretilmiÅŸtir. Yani bu ilacın 5 tanesi bir araya gelince 1gr oluyor. DiÄŸer bir ifadeyle 5 adedi bir araya gelince bir ilaç oluyor.
Ä°lk gün sabah 8 akÅŸam 8 adet(toplam 3200gr, yani bir günde 3 ilaç eder) verilen ilaç ikinci gün sabah 3 akÅŸam 3 adet ÅŸeklinde veriliyor. Yani sabah ve akÅŸam verilen miktar yaklaşık bir ilaca denk geliyor. DiÄŸer yanlış bilinen bir konu da Corona Virüste kullanılan bu ilaçların kalp krizine sebep olduÄŸudur.
Aslında corona virüsten kaynaklı ortada bir kalp krizi gerçeÄŸi var. Ancak bu durum, Corona Virüs hastalarına verilen ilaçlardan kaynaklanmıyor. Corona Virüsün kendisinden kaynaklanıyor. Kalp krizine damarların içinde oluÅŸan pıhtı sebep olmaktadır. Damarlarda bu pıhtının oluÅŸuma ise Corona Virüs neden olmaktadır.
Corona Virüs de verilen ilaçlardan biri de toplumda ‘kan sulandırıcı’ olarak bilinen ilaçlardır. Antikuagülan ismi verilen bu ilaçlar damarlarda pıhtı oluÅŸumunu engellemektedir. Ancak toplumda ise kalp krizinin, Corona Virüse karşı kullanılan ilaçlardan kaynaklandığı yönünde yanlış bir kanı mevcuttur.
Temennimiz bir an önce dünyanın bu salgın hastalıktan kurtulmasıdır. Temizlik, maske ve mesafe kurallarına riayet ederek bu hastalığa yakalanmamaya çalışalım. Yakalanma durumunda ise saÄŸlık çalışanı bir köylünüz olarak, piyasada boy gösteren yarım doktorları deÄŸil, tedavinizi gerçekleÅŸtiren doktorlarınızı dinlemenizi tavsiye ederim. Kalın saÄŸlıcakla…